Aşûre Günü Ne Oldu? Âşûrâ Günü Oruç Tutulur Mu? Aşûre Gününün Önemi

Aşûre Günü Ne Oldu? Âşûrâ  Günü Oruç Tutulur Mu? Aşûre Gününün Önemi

Âşûrâ Günü Oruç Tutulur Mu?
Ebu Katade anlatıyor: Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

… Arefe günü tutulan orucun bir sene önce ve bir sonraki günahlara kefaret olacağını Allah’tan ümit ediyorum. Aşure günü orucunun da bir sene önceki günahlara kefaret olacağını Allah’tan ümit ediyorum.¹

Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) Medîne’ye geldiği zaman Yahudilerin Âşûre günü oruç tuttuklarını gördü ve bunun ne orucu olduğunu sordu. Cevap olarak şöyle dediler:

Bugün, iyi bir gündür. Allah, İsrailoğullarını Firavun’un zulmünden bugün kurtarmıştır. Musa (Aleyhisselam) Allah’a şükür için bu günde oruç tutmuştur. Biz de tutarız.

dediler.

Bunun üzerine Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem):

Biz Musa’nın sünnetine sizden daha yakınız.

dedi ve o gün oruç tuttu ve ashabına da tutmalarını emir buyurdu.²

Ramazan orucu farz kılınınca Hz. Peygamber (Aleyhissalatu Vesselam), isteyenlerin Aşura orucu tutup, isteyenlerin tutmayabileceğini belirtmiştir³.

Hz. Aişe validemizden nakledilen şu hadiste, Allah Resûlü’nün Mekke döneminde de Aşûre orucu tuttuğu anlaşılır.

Cahiliye devrinde Kureyş, Âşûre gününde oruç tutardı. Hicretten önce Hz. Peygamber de aşûre orucu tutardı. Medine’ye hicret ettikten sonra bu oruca devam etti. Ashabına da tutmalarını emretti. Ertesi yıl, Ramazan orucu farz kılınınca, Aşûre günü orucunu bıraktı, isteyen bu orucu tuttu, dileyen de bıraktı.⁴

Ahmed b. Hanbe’in İbn Abbas’tan naklettiğine göre, Resulullah (Aleyhissalatu Vesselam) şöyle buyurdu:

Aşure günü orucunu tutun, fakat -Aşure gününden bir gün önce veya bir gün sonra da (9-10. veya 10-11. günü) oruç tutmak suretiyle- Yahudilere muhalefet edin.⁵

Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem):

Ramazan ayından sonra oruç için en faziletli ay Muharrem ayıdır.

diye buyurmuştur.⁶

Âşûrâ Günü İmkân Dâhilinde Gerçekleştirilebilecek Güzel Ameller:

  • Tevbe ve istiğfarda bulunmak
  • 5 vakit farz namaz dışında nâfile namaz kılmak
  • Oruç tutmak
  • Sıla-i rahim (akrabayı arayıp sormak)
  • Sadaka vermek
  • (Boy abdesti) Gusül (almak)
  • Sürme çekmek
  • Bir âlimi ziyâret etmek
  • Bir hastayı ziyaret etmek
  • Yetim başı sıvazlamak
  • Çoluk çocuğa bolluk yapmak
  • İhtiyaç sahiplerini yedirip içirmek
  • Tırnak kesmek
  • Bir Mü’mini iftar ettirmek
  • Bin kere İhlâs Sûresi okumak
  • Yolunu kaybetmiş bir kimseye yol gösterip yardımcı olmak
  • İnsani ilişkilerde daha özenli ve dikkatli olmak
  • Sinirine hâkim olmak
  • Mü’minlere eziyet veren şeyleri izâle konusunda daha çok çaba sarf etmek
  • En az on mü’minle selâmlaşmak ve güleryüzle musâfaha etmek
  • Küskün mü’minlerin arasını sulh etmek
  • Eğer var ise cenâzeye iştirâk etmek
  • Âhirete intikal etmiş yakınlarımıza ve bütün Mü’minlere duâ etmek
  • Hububatları cem eden (Âşûrâ çorbası gibi) bir ikrâmda bulunmak.⁷

Aşûre Günü Ne Oldu?

Bütün kardeşlerimizin 10 Muharrem Aşûre günü mübârek olsun.

10 Muharrem (Aşûre) günü, içerisinde büyük tecellîlerin yaşandığı bir gündür:

Hazret-i Âdem -aleyhisselâm-ʼın tevbesi bu günde kabul edilmiştir. Demek ki bugün “tevbe-istiğfar” günüdür.

Hazret-i Nûh -aleyhisselâm-ʼın tufandan kurtulup, gemisinin selâmete erdiği gündür. Demek ki bugün Nûh -aleyhisselâm-ʼın 950 sene süren çilelerle dolu tebliğ hayatındaki “sabır ve sebât”ını tefekkür günüdür.

Hazret-i İbrahim -aleyhisselâm-ʼın Nemrut’un ateşine atılıp Cenâb-ı Hakk’ın lûtfuyla kurtarıldığı gündür. Demek ki bugün Hakkʼa dostluk yolunda karşılaştığımız ilâhî imtihanlardaki hâlimizi muhâsebe etme günüdür.

Hazret-i Mûsâ -aleyhisselâm-ʼın Firavun’un zulmünden, Hazret-i Yusuf -aleyhisselâm-’ın zindandan kurtulduğu gündür. Demek ki bugün, büyük saâdetlerin, büyük çilelerden sonra geldiğini idrâk etme günüdür.

Hazret-i Eyyûb -aleyhisselâm-ʼın hastalık ve iptilâlardan kurtulduğu gündür. Demek ki bugün, ilâhî imtihan tecellîleri karşısındaki “sabır, rızâ ve şükür” hâlimizi gözden geçirme günüdür.

Ayrıca bugün, İslâm tarihinin gördüğü en acı felâketlerden biri olan, Peygamber Efendimizʼin aziz torunu Hazret-i Hüseyin -radıyallâhu anh-ʼın hunharca katledildiği gündür. Diğer bir ifâdeyle İslâmʼın bağrına fitne hançerinin vurulduğu bir gündür.

O menfur cinayete, hangi mezhepten olursa olsun her müslümanın yüreği feryat hâlindedir.

Bu hususta ümmet-i Muhammed’in birlik ve beraberliğini zedeleyecek tarzda kuru çekişmelere girmek, en başta o azîz şehidlerin mübârek rûhlarını incitecek hareketlerdir. Şunu da unutmamak gerekir ki o tarihte Müslümanlar arasında Şialık ve Sünnîlik gibi bir ayrılık yoktu. Dolayısıyla bugün; “Mü’minler ancak kardeştirler!..” (el-Hucurât, 10) hükmü etrafında, bir ve beraber olma günüdür…⁸

Kaynaklar:
1: Müslim, Sıyam, 196
2: Buhârî, Savm, 69; Tecrîd-i Sarih, VI, 308, 309
3: Buhari, Savm, 69; Müslim, Sıyam, 113-126
4: Buhârî, Savm, 69; Tecrîd-i Sarîh, VI, 307, 308
5: İbn Hacer, 4/245
6: Müslim, Sıyam, 202-203
7: Âşûrâ Gününün Duâları, Zikirleri ve Fazîletli Amelleri, İsmailağa, 1 Eylül 2014
8: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi, Günün Mesajı, 08 Ağustos 2022 – osmannuritopbas.com/08-agustos-2022.html

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.