Aşı Olmamak Kul Hakkına Girer Mi?

Aşı Olmamak Kul Hakkına Girer Mi?

Soru:

Covid aşısı olmamak kul hakkına girer mi?

Cevap:

Euzu billahi mineşşeytanirracim bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillah Vessalatü Vesselamü ala Rasûlillah Sallâllâhu Te’âlâ Aleyhi ve Sellem ve ba’d.

Bu ve emsal konular hakkında fıkhi yorum yapabilmek, fıkhi anlmada bir analiz ortaya sunabilmemiz için öncelikli olarak bunun tam anlamıyla bir mahiyetiyle ehlinden bu konuda ehil olan liyakat sahibi olan kişilerden öğrenmemiz, bilmemiz gerekir.

Bahse konu olan mesele tıp alanına taalluk ediyor, tıpla irtibatlı olunan bir mesele. Dolayısıyla oradan gelecek olan bilgiler, fıkıhla iştigal eden hoca efendinin vereceği cevaplarla şekillenmesine sebebiyet verecektir.

Şimdi bir şeyin kul hakkı olabilmesi, her şeyden önce bir gayra yani yabancı birine, dışarıda olan birine bir zararı gerekli kılacak bir zararı o kişiye taşıyacak ve kişi de bunu bilinçli bir şekilde yapması durumudur.

Peki aşının mahiyeti nedir? Aşı insana ne sağlıyor? Bununla alakalı baktığımız zaman her ne kadar bazı tartışmalar olsa da bu konuda ehil olan kişiler açısından ama genelde şu noktada ittifak ediliyor ki; insan bu aşı vesilesiyle bağışıklık sistemi kuvvet kazanıyor, o virüse karşı bir alışkanlık kazanıyor. Dolayısıyla eğer bir yerden bir bulaş söz konusu olup da ona ulaşacak olsa bu virüs, onun vücudunu bünyesini zafiyete uğratamıyor, çünkü daha öncesinden tabiri caizse vücudu antrenmanlı olduğu için o mikropla savaşabilmeyi kabiliyeti kendisinde var olduğu için o kişiye zarar vermiyor. Aslında bu mantık bütün aşılar için geçerli olan bir mantık. Yani kişinin o virüse karşı bağışıklık sistemini kuvvetlendirmesi.

Peki bulaşa engel oluyor mu? Yani senden bir başkasına bulaşmasına engel oluyor mu? Bu noktada farklı, çelişkili ifadelerin olduğunu görmekteyiz. Bir çoğunluk diyor ki, evet bünyeye bu virüs geldiği zaman aşılı olmak kişinin bağışıklığını kuvvetlendirdiği için virüsü imha ediyor, yok ediyor. Dolayısıyla bulaşa da bir şekilde engel olmuş oluyor. Bazıları diyor ki, yok vücut onunla başa çıkabiliyor ama bulaşa engel olmuyor, hatta ve hatta ondan geçecek olan virüs daha mukavemetli olabilir de. Çünkü neticede bir kavga içinden gelmiştir tabiri caizse. O yüzden bulaşla bir alakalı değil. Bu bir tarafı.

Diğer bir tarafı bu aşının evet günümüz açısından sanki tek yol gibi gösteriliyor. Yani başka bir alternatifi yok, toplumsal bir bağışıklık sistemini elde edebilmek adına. Ama bunun zararının olmayacağı, ileride ne gibi bir zarar getireceği noktasında kimsenin bir teminat verme durumu da olmuyor.

Bütün bunları üst üstte koyduğumuz zaman, tabii olsun veya olmasın, yani bu konuda ne dersek hep taklidi yönüyle söyleyeceğiz. Tahkiki söyleyecek bir durumumuz yok, çünkü bu konuda gerçekten tahkik ehli değiliz. Hangi kesimi dinlersek o kesimin anlatımından tesirlenerek ona göre hareket edeceğiz.

Ama şu bir müsellem ki, bu bulaşa engel olma noktası söz konusu değilse, yani bununla böyle bir şey temin edilemiyorsa, bu konuda işte aşı olmayan bir kimse kul hakkına girdi demek doğru bir ifade değildir. Bunu söylemek hakikaten cüretkârlığı gerekli kılan bir fetva olur kul hakkı meselesi.

Ama şunu söyleyebiliriz; bir insan bu mikrobu kapmışsa, kendisinde böyle bir virüs varsa, bu insan kendisini toplumdan tecrit etmeyip de, kendini karantinaya almayıp da insanların yanına çıkarsa elbette bu kul hakkı olur. Çünkü ondan başkaları zarar görecektir. Veya bahse konu olan sosyal mesafe gibi, maske gibi veyahut da bazı hijyen kurallarına dikkat etmek gibi, bunlarda laubali davranıp da insanlara bulaştırma ihtimali varsa burada da hakeza kul hakkı söz konusu olacaktır.

Ama aşı için bunu söylemek hakikaten doğru bir şey değildir. Bu biraz da kişilerin kendi iradesine bırakılmalı, yani icbar edilmemeli(zorla yaptırılmamalı). Çünkü sonu hakikaten ne olduğu tam kestirilemeyen, çünkü birçok şeyler hakkında konuşulan bir mesele olduğu için, herkes kendince birilerini dinleyerek, birilerinin tahkikini irdeleyerek bir sonuca varmak istediğinden dolayı bu konuda işte İslam fıkhını da ön plana çıkartarak, insanların dini duyarlılığını da ön plana çıkartarak bu kul hakkıdır şudur veya budur şeklindeki ifadeler elbette hem ahlaki de değildir hem de fıkhi olarak da bir dayanağı söz konusu değildir.

Fatih Kalender Hoca Efendi

Kaynak: Aşı Olmamak Kul Hakkına Girer mi? – Fatih Kalender Hoca Efendi (8 Ekim 2021)
Youtube Resmi Kanal: İsmailağa NET

COVID-19 aşısı olmamak kul hakkına girer mi, covid aşısı olmama vebali var mıdır, aşı olmamak kul hakkı mıdır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.