Kasas Sûresi 1-88 Ayet Tefsiri – İhsan Şenocak

Kur'an-ı Kerim Kasas Sûresi Tefsiri İhsan Şenocak

Kasas Sûresi 1-88 Ayet Muhtasar Tefsiri – İhsan Şenocak

Sûre, Mekke-i Mükerreme’de nazil oluyor. Allah Teâlâ, bu sûrede en geniş haliyle, yani sûrenin ana mevzusu Hz. Musa Aleyhisselam’ın hayatı, onun mücadelesi. Fakat ayrı bir zaviyeden, çocukluk zaviyesinden başlayarak Kur’an-ı Kerim bize Hz. Musa’yı bu sûrede anlatacak ve tarih boyu Musa’lar ne yapacaklar, başlarına neler gelebilir Allah Teâlâ kudretiyle tecelli eyleyip o Musa’yı nasıl koruduysa çağdaş Musa’ları da öyle koruyacak, onları menzillerine, onları hedeflerine ulaştıracak.

Dr. İhsan Şenocak Hoca Efendi

Kasas Sûresi 1-13 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kasas Sûresi 13-43 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kasas Sûresi 44-88 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kaynak:
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (24) (25 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (25) (26 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (26) (27 Nisan 2022)
Youtube Resmi Kanal: İhsan Şenocak

Kadir Gecesi Hangi Gün Kadir Gecesi Duası ve Anlamı

Kadir Gecesi Duası ve Anlamı

“Doğrusu biz Kur’ân’ı Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.”

(Kadr Sûresi, 1,2,3,4,5)

Kadir Gecesi Duası ve Anlamı

Hz. Aişe validemiz demiştir ki;

Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’e:

“Ey Allah’ın Rasûlü! Kadir gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim?” diye sordum.

Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem):

Allâhümme inneke afüvvün, tühibbul afve fa’fü annî diye dua et”

buyurdu.

(Tirmizî, Daavât, 84; İbn Mâce, Duâ, 5)

Anlamı:

Allâh’ım! Şüphesiz ki Sen çok affedicisin, affı seversin. O hâlde beni de affet.

Ebû Hureyre (Radıyallâhu Anh) anlatıyor:

Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem):

“Kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Kadir Gecesini ihya ederse kendisinin geçmiş günahları bağışlanır.”

buyurdu.

(Buhâri, İman: 25, Savm: 6, Fezâilu Leyleti’l-Kadr: 1, Müslim, İmâra: 103 (1876) )

Kadir Gecesi’nin Ramazan ayında olduğu kesindir. Ancak hangi güne tekabül ettiği konusunda farklı rivayetler vardır.

Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Kadir Gecesi’ni Ramazan ayının son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde aramamızı belirtmiştir:

“Siz Kadir Gecesi’ni Ramazanın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız.”

(Buhârî, Fezâilu Leyleti’l-Kadr, 3; Müslim, Sıyam, 216)

Yine başka bir hadiste Ebû Said el-Hudrî (Radıyallâhu Anh) anlatıyor:

Hz. Peygamber (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ile birlikte Ramazan’ın ortasındaki on günde itikâfa girdik. Yirminci günün sabahında (itikâf yerinden) çıkıp bize hutbe verdi ve:

“Bana Kadir Gecesi gösterildi, sonra unutturuldum, ama siz onu sonlardaki on gecenin teklerinde arayın. Yine bana, kendimin (bu gecenin sabahında) su ve çamur içerisinde secde ettiğim de gösterildi. Kim Allah’ın Rasûlü ile itikâfa girmiş ise yerine dönsün”

buyurdu.

Biz de (itikâf yerimize) döndük. Gökte hiçbir bulut görmüyorduk. Bu sırada bir bulut geldi ve öyle yağmur yağdı ki, mescidin tavanı bile aktı. Mescidin tavanı hurma dallarından idi. Sabah namazı kılındı. Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’i su ve çamur içerisinde secde ederken gördüm. Alnındaki çamurun izlerini bile gördüm.

(Buhârî, Fezâilu Leyleti’l-Kadr: 2,3, Ezân: 41, 135, 151, İ’tikâf: 1, 9, 13)

Bu yazıda Kadir Gecesi Hangi Gün, Kadir Gecesi Duası ve Anlamı konularına değinilmiştir.

Kabristana Girince Nasıl Selam Verilir? Mezarlıkta Okunacak Dualar

Kabristana Girince Nasıl Selam Verilir?

Büreyde Radıyallahu Anh anlatıyor:
Hz. Peygamber (Aleyhissalâtu Vesselâm) ashâb-ı kirâma, kabristana gittikleri zaman şöyle demelerini öğretirdi:
Kabristana Girince Nasıl Selam Verilir?

Esselâmü aleyküm ehled diyârî minel-mûminîn ve’l müslimin. Ve İnnâ inşaallâhu lelahikûn. Es’elûllâhu lenâ ve lekümü’l âfiyeh.

Anlamı: “Selâm size, ey bu diyârın mü’min ve Müslüman olan sakinleri! Bizler de inşallah size katılacağız. Allah’tan bize ve size afiyet dilerim.”
(Müslim, Cenâiz 104. İbni Mâce, Cenâiz 36.)

Diğer bir dua ise şu şekildedir:
Mezarlıkta Okunacak Dualar

Esselâmu aleyküm dâra kavmin mü’minîne. Ve İnnâ biküm lahikûne ve innâ lillahi ve inna ileyhi raciûne lekad esabtüm hayran becîlen ve sebektüm şerran tavilen.

Anlamı: “Ey mü’minler topluluğunun yurdu! Biz de size katılacağız. Biz Allah’a aidiz ve biz O’na tekrar dönücüleriz. Siz büyük bir hayra nail oldunuz, uzun bir şerri geride bırakıp gittiniz.”
(Ali el-Müttâkî, XIII, 299/36864; krş. Müslim, Taharet, 12; İbn Mâce, Cenâiz, 36)

İsrâ Sûresi 1-111 Ayet Tefsiri – İhsan Şenocak

Kur'an-ı Kerim İsrâ Sûresi Tefsiri İhsan Şenocak

İsrâ Sûresi 1-111 Ayet Muhtasar Tefsiri – İhsan Şenocak

İsrâ Sûresi’nden başlıyoruz. Neden İsrâ Sûresi’nden başlıyoruz? İmam Nevevi gibi allameler Mecmû gibi muhallet eserlere başladılar. Ama ömürleri yetmedi, bitiremedi. Onun için bazı alimler eserlerine, tefsirlere, hadis şerhlerine veya fıkıh kitaplarına yarıdan, son taraftan başladılar. Çünkü eserlerin baş taraflarında muhteşem şerhler, tefsirler var. Ama ulemanın bir kısmı sonlarında vefat ettiğinde talebelerinde kalmış.

Biz de yarıdan başlayalım. İsrâ Sûresi’nden başlayalım. Neden İsrâ Sûresi? Kudüs esaret altında. Ramazan’ı Şerif’in ilk gününde Kudüs’e İsrâ Sûresi ile selam gönderelim. Müslümanlara selam gönderelim. Mescid-i Aksa’ya Ramazan’ı Şerif’te, ilk gününde, en mutlu anımızda bile seni unutmadık diyelim. Onun için İsrâ’dan başlıyoruz kardeşlerim.

Dr. İhsan Şenocak Hoca Efendi

İsrâ Sûresi 1-49 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

İsrâ Sûresi 49-111 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kaynak:
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (1) (2 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (2) (3 Nisan 2022)
Youtube Resmi Kanal: İhsan Şenocak

İmam-ı Şaranî Hazretleri’nin Hesabına Göre 2025 Yılı Kadir Gecesi Ne Zaman

İmam-ı Şaranî’ye Göre 2025 Yılı Kadir Gecesi

Kadir Gecesi’nin Ramazan ayında olduğu kesindir. Ancak hangi güne tekabül ettiği konusunda Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur;

“Siz Kadir Gecesi’ni Ramazanın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız.”

(Buhârî, Fezâilu Leyleti’l-Kadr, 3; Müslim, Sıyam, 216)

Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Ramazan ayı girince diğer günlerden daha fazla ibadet ederdi. Ramazanın son on gününde ise Ramazan ayının diğer günlerinden daha fazla ibadet ederdi. O halde Ramazan ayının son on günü içindeki gecelerden her birini Kadir Gecesi bilerek ibadet eden, Kadir Gecesi’ni de ihya etmiş olur.

Bin aydan daha hayırlı olan bir gece için Ramazan ayının son 10 gününü daha fazla ibadetle, salih amelle ve sadaka vererek geçirmeliyiz.

İmamı Şarani Hazretleri ise Ramazan ayının giriş günlerine bakarak Kadir Gecesi için tespitlerde bulunmuştur. Elbette bu tespitler neticesinde Kadir Gecesi’nin günü kesin böyledir diyemeyiz. En doğrusunu Allah bilir.

İmamı Şarani’ye göre Kadir Gecesi hesaplaması şu şekildedir:

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Pazartesi gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 20’sini 21’e bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Salı gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 26’sını 27’ye bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Çarşamba gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 18’ini 19’a bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Perşembe gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 24’ünü 25’ine bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Cuma gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 16’sını 17’ye bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Cumartesi gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 22’sini 23’e bağlayan gecedir.

Hicri takvime göre Ramazan 1, o senenin Miladi takvime göre Pazar gününe denk gelirse Kadir Gecesi, Ramazan ayının 28’ini 29’a bağlayan gecedir.

İmam-ı Şaranî Hazretleri’nin bu hesaplamalarına göre 2025 yılı için Kadir Gecesi, 22 Mart 2025 Cumartesi gecesidir.

Horozların Ötüşündeki Hikmet, Horoz Sesi Duyunca Ne Yapılmalı?

Horozların Ötüşündeki Hikmet, Horoz Sesi Duyunca Ne Yapılmalı?

Horozların Ötüşündeki Hikmet
Sahih olan bu hadiste, Hz. Ebu Hureyre(radıyallahu anh) anlatıyor:
“Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

“Horozların öttüğünü işittiğiniz vakit, Allah’tan lütuf ve ikramını talep edin. Zira onlar bir melek görmüştür. Merkebin anırmasını işittiğiniz zaman şeytandan Allah’a sığının. Çünkü o da bir şeytan görmüştür.”

Buharî, Bed’ü’lhalk 15; Müslim, Zikr 82, (2729); Ebu Davud, Edeb 115, (5102); Tirmizî, Da’avat 58, (3455).

Horoz Sesi Duyunca Ne Yapılmalı?
Horoz, melek gördüğü zaman öter. Melek günahsızdır. Meleklerin kötülük yapma kabiliyeti yoktur. Hep Allah’ı tespih ederler. Bu yüzden dolayı melekler temiz yaratıklardır. Horozun ötüşünü duyduğunuzda hemen dua edin. Melek de yaptığınız dua için size amin der. Amin duadır ve meleğin amin dediği dua garantili geçerli olur. Masum, günahsız bir yaratık dua edince Cenab-ı Hak onu hiç reddetmez. Melek dua eden müminin affı için Allah’a yalvarır. “Allah’ım bu kulunun günahını affet” diye istiğfar eder.

Meleklerin olduğu yere rahmet gelir, Allah’ın rahmetleri inen yerde dua edilirse geçerli olur. Cenab-ı Hakk’ın nimetlerine erişilir.

Ne İçin Dua Edilmeli?
Horoz öttüğünde kendine, eşine, oğluna, kızına, kardeşlerin için, işin için, hacca gitmek için, komşuların için, insanlar için, memleketin için dua edebilirsin. “Belaları def et Yâ Rabbi” veya “Hayırları getir Yâ Rabbi”, “Yardım et bana Yâ Rabbi” gibi hemen dua edin.

Şeytanın şerrinden Allah’a sığınmak için ise “Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” denmelidir.

Prof. Dr. Cevat Akşit Hoca Efendi
Süleymaniye Dersleri, Süleymaniye Camii

Hangi Hocaları Dinlemeliyiz, İslamı Nasıl Öğrenebilirim?

Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?

İslam denilince akla ilk gelen Kur’an ve Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in hayatıdır. Allah Teâlâ (Celle Celâlühü), Kur’an-ı Kerim’de hayatın bütün dallarında, Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in sünnetine uymayı emretmiştir.

Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’ın sünnetine uymak, İslâmiyet’i daha doğru anlamanın ve daha doğru yaşamanın yegâne yoludur. Yani bu dini Peygamberimiz nasıl yaşamış, ümmetine tavsiyeleri neler olmuş gibi soruların cevaplarını bilmeli ve buna göre yaşamalıyız. Bu anlamda sünnet, dinin olmazsa olmazıdır ve Kur’an’dan kesinlikle ayrılamaz.

İslâm’ı öğrenmek için evvela Kur’an-ı Kerim’i okuyup anlamalıyız. Kur’an-ı Kerim’in meâli ve tefsiri, sahih hadis kaynakları (Buhari, Tirmizi, Müslim gibi) başta olmak üzere binlerce hadisleri kaynağından okuyup öğrenmek dinimizi çok daha iyi anlamamız ve yaşamamız için son derece gereklidir, olmazsa olmazıdır. İlk inen ayet “Oku” emri, okumanın, ilmin dinde ve insan hayatında ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Yaratan Rabbinin adıyla oku!
O, insanı bir alaktan yarattı.
Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.
Ki O, kalemle yazmayı öğretendir.
İnsana bilmediğini O öğretti.

(Alak sûresi, 1-5)

Kur’an-ı Kerim Türkçe Meali İndir (PDF)

Peki hangi hocaları dinlemeliyiz? Şu konu hiçbir zaman unutulmamalıdır ki İslam, dinimizi tam manasıyla bilenlerden öğrenilmelidir. İnternet, televizyon, medya, sosyal medya kanalları kaynaksız, delilsiz, yalan yanlış bilgilerle doludur. Bir Hristiyan veya Yahudi kaynaksız ve delilsiz bir şekilde kasten İslam aleyhinde açıklamalarda bulunabilmekte, İslam’ı bilmeyen, tanımayan bireyler de maalesef bu açıklamalara bakarak İslam hakkında yanlış fikirler edinebilmektedir.

Yıllar boyunca medya aracılığı ile toplumları etkileyen gayrimüslimler, bu sayede İslam hakkında hiçbir şey bilmeyenlerin aklını çok kolay bir şekilde çelmişlerdir. Oysa İslam’ı gerçek manada yaşayan bir Müslüman aracılığı ile öğrenen veya kaynağından araştıran gayrimüslimler, İslam’ın hiç de medyada, internette anlatıldığı gibi olumsuzlukları içermediğini görerek Müslüman olmaya karar vermektedir.

Ülkemiz içerisinde de maalesef birçok kişi dini konuda yeterli bilgiye sahip olmadan dinimiz hakkında kendi düşünceleri ile zayıf bireylerin zihnini bulandırabilmektedir. Örneğin; kabir suali ve kabir azabının var olduğuna dair ayetler ve hadisler varken veya Hz. İsa (Aleyhisselâm)’nın ölmediği, tekrar dünyaya geleceğine dair ayetler ve hadisler varken birileri çıkıp kendi fikirlerince bunların aksini belirtmektedir. Oysa dinimizde “bence” kavramı yoktur. Her şey o kadar kusursuz ve akıl üstüdür ki aradığımız tüm cevapları yüce kitabımız Kur’an’da ve Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in sünnetinde bulmak mümkündür.

Dini konuda zayıf bireyler, İslam’ı ehl-i sünnet hocalar aracılığı ile öğrenmeye başladığında dinimizin tüm güzelliklerini görecek, öğrendikçe kafalardaki soru işaretlerini giderecektir. İşte bu noktada İslam’ı gerçek manada öğrenmek isteyen bireyler, Kur’an tefsirlerini, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’ın sünnetlerini bize en iyi, en doğru şekilde anlatan hocalara ulaşması gerekmektedir.

İnternet üzerinde aktif, güncel, canlı video yayını yapan ehl-i sünnet hocalarımızdan bazıları aşağıda listelenmiştir. Aşağıdaki listede yer alan hoca efendileri gönül rahatlığıyla dinleyebilir, kanallarına abone olabilirsiniz:

Prof. Dr. Mustafa Cevat Akşit Hoca Efendi
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> CevatAksitHocaefendi

Ahmet Mahmut Ünlü Hoca Efendi(Cübbeli Ahmet Hoca Efendi)
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Cübbeli Ahmet Hoca

Dr. İhsan Şenocak Hoca Efendi
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> İhsan Şenocak

Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu Hoca Efendi
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Nihat Hatipoğlu

Fatih Kalender Hoca Efendi
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Fatih Kalender

Doç. Dr. Ebubekir Sifil Hoca Efendi
İslâm'ı Anlatan Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Doç. Dr. Ebubekir Sifil

Osman Nuri Topbaş Hoca Efendi
Hangi Hocalar Ehl-i Sünnet Dinlenir?
Kanal: >>> Osman Nuri Topbaş

Hüseyin Çevik Hoca Efendi
Hangi Hocalar Ehl-i Sünnet Dinlenir?
Kanal: >>> Hüseyin Çevik Hoca

Halil KONAKCI Hoca Efendi
Hangi Hocalar Ehl-i Sünnet Dinlenir?
Kanal: >>> Halil KONAKCI

İsmail Hünerlice Hoca Efendi
Hangi Hocalar Ehl-i Sünnet Dinlenir?
Kanal: >>> İsmail Hünerlice Hoca

Mustafa Özşimşekler Hoca Efendi
Hangi Hocalar Ehl-i Sünnet Dinlenir?
Kanal: >>> Mustafa Özşimşekler Hoca

Kerem Önder Hoca Efendi
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Kerem Önder
Kanal: >>> İhramcızâde İlim Yayma

Tarihçi Hoca:
Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil – Tarihçi, Yazar ve Akademisyen
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil

Gazeteci / Yazar:
Kemal Özer – Gerçek Hayat Dergisi Yayın Yönetmeni, Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı
Hangi Hocaları Dinlemeliyiz?
Kanal: >>> Kemal Özer
Şahsî Site: >>> Kemal Özer Şahsî Site

Bu başlıkta hangi hocaları dinlemeliyiz, hangi hocayı dinliyorsunuz, hangi hocalar ehlisünnet, hangi hocaya güveneceğiz, islamı nasıl öğrenebilirim soruları cevaplanmıştır.

Hac Sûresi 1-78 Ayet Tefsiri – İhsan Şenocak

Kur'an-ı Kerim Hac Sûresi Tefsiri İhsan Şenocak

Hac Sûresi 1-78 Ayet Muhtasar Tefsiri – İhsan Şenocak

Hac Sûresi’ne geldik. İmam Beyzâvî (Rahmetullahi Aleyh), bu sûre, Mekke-i Mükerreme’de nazil oldu diyor. Bazı ayetleri de Medine’de nazil oldu. İmam esasları var. Yine Mekkeliler dirilişi inkâr ediyorlar. Ebû Cehil diyor ki olur mu böyle bir şey? Çürüyen bu topraklar dirilir mi? İnsan kabirden kalkar, mahşer denen yere gider mi, olur mu? Öldükten sonra hesap gerçekleşir mi? Bunu inkâr ediyorlar. Allah Teâlâ da onların anlayabileceği şekilde, herkesin idrak edebileceği bir çerçevede dirilişin usullerini, esaslarını tayin ediyor.

Müşrik aklını çökertecek misaller var bu sûrede. Hacdan bahsediyor ayrıntılı bir şekilde, kurbandan bahsediyor. Onun için bu sûreye İbrahim Aleyhisselam’ın hatırasını yaşatabilme adına Hac Sûresi adı verildi kardeşlerim.

Dr. İhsan Şenocak Hoca Efendi

Hac Sûresi 1-26 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Hac Sûresi 26-59 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Hac Sûresi 59-78 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kaynak:
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (11) (12 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (12) (13 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (13) (14 Nisan 2022)
Youtube Resmi Kanal: İhsan Şenocak

Furkân Sûresi 1-77 Ayet Tefsiri – İhsan Şenocak

Kur'an-ı Kerim Furkân Sûresi Tefsiri İhsan Şenocak

Furkân Sûresi 1-77 Ayet Muhtasar Tefsiri – İhsan Şenocak

Kardeşlerim, Furkân Sûresi’ndeyiz. Sûre, Mekke-i Mükerreme’de nazil oluyor. Allah Azze ve Celle, müminlere büyük ihsanı lütfu olan Kur’an-ı Kerim’i anlatıyor. Mekkelilerin nankörlüğünü o zaman ki müşriklerin nankörlüğünü anlatıyor. İtirazlarını, retlerini anlatıyor ve Kur’an, bütün bu kuşatmalarını yarıp nasıl bugüne ulaştı? O, onun Allah kelâmı olduğunun şahidi, ispatıdır. Bu bağlamda inşallah bu sûreyi tefsir etme gayreti içinde olacağız. Allah Teâlâ, anlamaya bizleri muvaffak eylesin.

Dr. İhsan Şenocak Hoca Efendi

Furkân Sûresi 1-20 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Furkân Sûresi 21-77 Ayet Muhtasar Tefsiri

__

Kaynak:
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (18) (19 Nisan 2022)
Kur’an-ı Kerim’in Gölgesinde Ramazan-ı Şerif – İhsan ŞENOCAK (19) (20 Nisan 2022)
Youtube Resmi Kanal: İhsan Şenocak

Faiz İle İlgili Hadisler

Faiz İle İlgili Hadisler

Faizle ilgili hadisler:

Hz. Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor:

Resûlullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) buyurdular ki:
“Mirac gecesi, bir kavme uğradım ki, karınları evler gibi iri idi. Bu karınların içi yılanlarla dolu idi ve yılanlar dışarıdan gözüküyorlardı.
Ben: “Ey Cibril bunlar kimlerdir?” diye sordum.
“Bunlar faiz yiyenler!” dedi.¹

İbni Mes’ûd (Radıyallahu Anh) şöyle dedi:

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), faiz alana da verene de lânet etti.²

Hz. Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor

Nebî (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“İnsanı helâke sürükleyen yedi şeyden sakınınız.”
Sahâbîler:
“Yâ Resûlallah! Bu yedi şey nedir?” diye sordular.
Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:
“Allah’a şirk koşmak, sihir ve büyü yapmak, Allah’ın öldürülmesini haram kıldığı bir insanı öldürmek(haklı olarak öldürülen müstesna), fâiz yemek, yetim malı yemek, düşmana hücum sırasında harpten kaçmak, evli olup hiçbir şeyden haberi olmayan namusuna düşkün Müslüman kadınlara zina isnad etmek.”³

Bilâl-i Habeşî (Radıyallahu Anh), Allah Rasûlüʼne güzel bir hurma götürür.

Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem);
“Bunu nereden buldun?” diye sorunca
Bilâl (Radıyallahu Anh);
“Bizde âdî hurma vardı. Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yemesi için ondan iki ölçek vererek bundan bir ölçek satın aldık.” der.
Bunun üzerine Hazret-i Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem);
“Eyvah! Bu ribânın/fâizin ta kendisi, sakın öyle yapma! Şayet iyi hurma satın almak istersen elindekini ayrıca sat; sonra onun parasıyla iyi hurmayı satın al.” buyurur.⁴

Hz. Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor:

“Resulullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) buyurdular ki:
“Faiz yetmiş çeşit günaha sebeptir. En hafifi kişinin anasıyla zina yapması gibidir.”⁵

Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Vedâ Hutbesi’ni îrâd ederken şöyle buyurmuştur:

“Ashâbım! Kimin yanında bir emânet varsa, onu sâhibine versin! Fâizin her çeşidi kaldırılmıştır; ayağımın altındadır. Lâkin borcunuzun aslını vermek gerektir. Ne zulmediniz ne de zulme uğrayınız! Allâh’ın emriyle fâizcilik artık yasaktır. Câhiliyeden kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır. İlk kaldırdığım fâiz de Abdulmuttalib’in oğlu (amcam) Abbâs’ın fâizidir.”⁶

Rasûlullah Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ümmetine şöyle îkaz buyurmuşlardır:

“Kim malını fâiz yoluyla artırırsa, onun âkıbeti mutlakâ malının azalarak iflâsa (fakirliğe) sürüklenmesidir.”⁷

“Kim bir kardeşinin işini yapmak için aracı olur, o da buna karşılık bir hediye verirse, hediyeyi kabul ettiği takdirde, fâiz kapılarından büyük bir kapıya girmiş olur.”⁸

“Biriniz, kardeşine ödünç para verir de ödünç alan kimse, ona bir şey hediye ederse, kabûl etmesin. Veya bineğine bindirmek isterse ona binmesin. Ancak daha evvel aralarında hediyeleşme ve yardımlaşma cârî ise bu müstesnâ.”⁹

Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) diğer bir hadîs-i şerîflerinde:

“Muhakkak ki ribânın (fâizin) en şiddetlisi, haksız yere bir Müslümanın şerefine dil uzatmaktır.” buyurmuşlardır.¹⁰

Ebû Hüreyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor:

Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) söyle buyurmuştur:
“İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki faiz yemeyen hiç kimse kalmayacak! Kişi doğrudan yemese bile ona tozundan bulaşacak.”¹¹

Rasûlullah Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e faiz yiyenlerin azabının bir kısmı rüyâsında gösterilmiştir. Allah’ın Rasûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu şöyle nakleder:

“…Yürüdük. Nihayet kandan bir nehire vardık. Nehrin içinde yüzen bir adam, kıyısında da yanına birçok taş yığmış bir başka adam vardı. Nehirdeki adam çıkmak isteyince, kıyıdaki onun ağzına bir taş atıyor ve onu yerine geri çeviriyordu. Çıkmak için kenara her gelişinde aynı şeyi yapıyor ağzına bir taş atıyor, o da geri dönüyordu.” Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu adamın neden böyle azap gördüğünü sorduğunda melekler onun faiz yiyen kimse olduğunu söylemişlerdir.¹²

İbn Mes’ud’dan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:

“Faiz yoluyla mal çoğaltan hiç kimse yoktur ki, sonunda durumu (malında) azalmaya dönüşmesin.”¹³

Hz. Cabir demiştir ki;

“Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) faizi yiyene, yedirene, yazana ve buna şahitlik eden iki kimseye lanet etti ve ‘Hepsi (günahta) eşittir.” buyurdu.¹⁴

Hz. Ömer (Radıyallahu Anh) şöyle buyurur:

“Kur’an’dan en son nâzil olan, ribâ (fâiz) hakkındaki âyettir. Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), bu âyeti tefsir etmeden irtihal etti. Binaenaleyh siz, ribâyı da (faizi de) rîbeyi de (fâiz şüphesi olanı da) terk ediniz.”¹⁵

Başka bir sözünde Hz. Ömer (Radıyallahu Anh):

“Biz, faize düşme korkusu ile on helalden dokuzunu terk ettik.”¹⁶

Ahmed b. Hanbel Abdullah b. Hanzale’den rivayet edilen hadiste ise faizin şiddetine vurgu yapılmaktadır:

“Kişinin bilerek yediği bir dirhem riba, otuz altı zinadan eşeddir / daha şiddetlidir.”¹7

>>>> Faizle İlgili Ayetler <<<<<

Kaynaklar:
1: İbn-i Mâce, Ticârât, 58
2: Müslim, Müsâkât 105-106; Tirmizî, Büyû’ 2
3: Buhârî, Vasâyâ 23, Tıb 48, Hudûd 44; Müslim, Îmân 145
4: Müslim, Müsâkât, 96
5: İbn-i Mâce: 2274
6: Müslim, Hac, 147; Ebû Dâvûd, Menâsik, 56; İbn-i Mâce, Menâsik, 76, 84; Ahmed, V, 30; İbn-i Hişâm, IV, 275-276; Hamîdullâh, el-Vesâik, s. 360
7: İbn-i Mâce, Ticârât, 58; Hâkim, IV, 353/7892; Beyhakî, Şuab, IV, 392/5512; Taberânî, Kebîr, X, 223/10539
8: Ebû Dâvûd, Büyû, 82/3541
9: İbn-i Mâce, Sadakât, 19
10: Ebû Dâvûd, Edeb, 35/4876
11: Ebû Dâvûd, Büyû, 3/3331
12: Buhârî, Ta‘bîr, 48
13: İbn Mace, Ticaret, 58
14: Müslim, Müsakat , 106
15: İbn Mâce, Ticârât, 58
16: Ali el-Müttakî, IV, 187/10087
17: Sahihu’l-Câmî:3375, Ahmed bin Hanbel; Nureddin el Heysemi, Zevaid, 4/117

İçerik: Faiz hadisleri, faizli ile ilgili hadisler, hadis-i şeriflerde faiz yiyenin durumu, faiz/riba kelimesi geçen hadisler